Hüccet'ül-İslam Şeyh Sabahattin Türkyılmaz’ın konuşması şu
şekilde;
İran’ın Siyonist rejime indirdiği tarihi darbe ile dünyada
müstekbir-mustazaf savaşı yeni bir boyut kazanmıştır.
İçimizde bunu küçümseyenleri tanımak zor değildir ama onları
tanıtmak "mayınlı tarla" misali biraz zahmetli ve tehlikeli bir
iştir.
Hakikati görmek, söylemek ve teslim olmak öncelikle basiret,
cesaret ve adalet isteyen bir iştir. Müslüman olmasına gerek yoktur vicdanı
körelmemiş her insan bunu yapabilir. Müslüman olup bu sıfatlara sahip değilse,
elinde Kur’an, dilinde zikir, alnı secdede de olsa istikbar/şeytani cepheye
hizmet etmektedirler.
İran ve Siyonistler arasındaki savaşı, tiyatro, göstermelik
savaş, danışıklı döğüş olarak değerlendirenlerin zihnindeki bilinç altı
gerçekler ortaya çıkmazsa bunları tanımak zordur.
İşte bunların özellikleri;
1- Siyonistlerin yalancı heybetinden/sahte karizmasından
korkarlar.
Siyonistlerin dünyaya hakim olduğunu, her yere nüfuz
ettiklerini dolayısıyla onlara karşı koyulamayacağına inanıp diğer insanları
korkuturlar. Kendi ülkesindeki yöneticilerin de iplerini elinde tutuğunu
kabullenip ticari, siyasi, askeri ilişkileri kesmenin zarar vereceğini söyleyip
insanları açlık, fakirlik, ambargo ile korkuturlar.
Allah’ın kudretini unutup dünyanın onların elinde olduğu
tevehhümüne kapılmışlardır. Allah’ın Razzak (devamlı çok rızık veren) olduğunu
unutup ekonomik olarak Siyonistleri velinimet olarak görürler.
Siyonistlere karşı başarı kazanıp zaferin tadını almadıkları
için onların gölgesinde yaşamayı tercih ederler. Yalan ve hayali Siyonist
heybetin gölgesini Allah’ın tevekkül ve güven çadırına tercih ederler.
Siyonistlerin kullandığı korkutma silahı onları korkak ve
tutsak etmiştir. Bundan dolayı kimsenin Siyonistlere karşı koyamayacağı
tevehhümüne kapılmışlardır.
Yazının devamını okumak için linki tıklayınız: https://rasthaber.com/tr/haber/yazar-haberleri/iran-in-siyonist-rejime-darbesini-kim-neden-kucumsuyor-133534