Amerikancılar hareketlendi.
Eskiden de boş durmuyorlardı.
Ama son günlerde;
Sesleri daha fazla çıkar oldu.
Her fırsatta ABD için devreye giriyorlar.
Ne kadar Amerikancı olsalar da;
Doğrudan ABD’yi savunamıyorlar.
Halkın tepkisinden korkuyorlar.
Kendilerini daha çok;
Rusya, İran karşıtlığı;
Uygur yalanları üzerinden;
Çin düşmanlığı ile gösteriyorlar.
Amerika’ya;
Amerikan politikalarını savunarak;
Mesaj veriyorlar.
Azerbaycan-Ermenistan savaşında;
Suriye’de, Libya’da ve Doğu Akdeniz’de;
S-400’ler konusunda;
Yaptıkları esas olarak bu.
Önce RAND Corporation açıkladı.
Sonra Biden tekrarladı.
Türkiye’de muhalefet desteklenecek;
Erdoğan indirilecek.
Bu teklife heyecanlananlar oldu.
Biden koltuğuna oturmadan.
Rol talep ettiler.
CHP, İyi Parti, HDP, DEVA, GP, …
Hepsi sıraya dizildi.
Afganistan ve Libya tezkereleri;
Turnusol kağıdı gibi.
NATO istediği için Afganistan’a “Evet”;
Türkiye’nin güvenliği ve çıkarı olan;
“Libya tezkeresine”,“Hayır” oyu verdiler.
“Libya’da Türk askerinin ne işi var?” diyenler;
Afganistan için aynı soruyu sormadılar.
Söz konusu NATO olunca;
Akan sular durdu.
Sadece muhalefette değil;
Ak Parti içinde de;
“ABD ile yürümek” isteyenler var.
Hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar.
Masum görüntü altında;
Tereddütlü de olsa;
Kafalarını çıkarmaya çalışıyorlar.
Partiye yakın olduğu söylenen;
Vakıf adı altında bir ekip öne çıkıyor.
Yönetici kademedekiler sık sık;
Televizyonlarda boy gösteriyor.
Söyledikleri ve verdikleri mesajlar;
En çok da Amerika’yı memnun ediyor.
Ak Parti’de birçok kişi durumun farkında.
Dünyayı iyi izleyen;
Partiyi de iyi tanıyan bir yöneticinin;
Değerlendirmesi şöyle:
“Hepsini görüyoruz.
Niyetlerini fark ediyoruz.
Kime mesaj gönderdiklerini biliyoruz.
Reis’in çıkışları olmasa;
ABD’ye karşı dik durmasa;
Rusya ile ilişkilere vurgu yapmasa;
Bunlar gemiyi azıya alacaklar.
Zamanında önlem alınmazsa;
Yarın geç olabilir.
Parti yükselmek için;
Bu yüklerden kurtulmalı.”
Sonra da şöyle devam etti:
“Bazı arkadaşlar denge peşinde.
Dengeden kasıtları;
ABD’nin ihmal edilmemesi.
Açıkça Amerika’yı savunamadıkları için;
Bu yola başvuruyorlar.”
Bir başka konu da karar almada etkileri.
Bu da şu şekilde anlatılıyor:
“Reis’in önüne kara tablo koyuyorlar;
Kendilerini kenara çekiyorlar.
Son kararı ona verdiriyorlar.
Klasik taktikleri.”
Bu aralar partide tartışılan konu;
Ekonomide alınan son kararlar.
En çok da faizlerin yükseltilmesi.
Hepsi uluslararası finans kuruluşlarının isteği.
Konuya hakim olanlar;
“Uluslararası finans kuruluşlarından;
Gelen övgüler uyarıcı olmalı.
Biz bu filmi daha önce de gördük” diye sitem ediyorlar.
aydınlık