Karamollaoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Dün 24 Kasım Öğretmenler Günü olması sebebiyle bugün burada
bir kere daha tüm öğretmenlerimizin bu özel gününü tebrik etmek istiyorum.
Öğretmenlerimizi, özellikle pandemi sürecinde filyasyon çalışmalarında ve
uzaktan eğitimde öğrenci takibinde ciddi bir özveri ortaya koymalarından dolayı
tebrik ediyorum. Öğretmenlik, diğer bütün meslek mensuplarını yetiştiriyor bu
yüzden en önemli meslektir. Maalesef Ak Parti iktidarının en başarısız olduğu
alan ise eğitim. Nurettin Topçu’nun ifadesiyle, bugün Milli Eğitim Sistemimizin
iki önemli eksiği var, bu eksikler, eğitim ve sistemdir. Eğitimde maksat,
gençleri hayata hazır hale getirmektir. Bizim, hayatın her alanına kalifiyeli
insan yetiştirmemiz gerekir.
İktidarın, her şeyden önce uzmanlarla bir eğitim konsepti
ortaya koyması ve bunun titizlikle takip edilmesi gerekir. Evinde tablet
bulunmayan öğrenci, görmesi gereken eğitimleri nasıl takip edecek bunu
düşünmeniz gerekir. En ciddi problemlerden birisi, gençler sınavlardan en iyi
puanları alıyor ama mülakatta eleniyor, çünkü onun yerine başkasına kontenjan
ayrılıyor.
Sözleşmeli öğretmenlik uygulaması, öğretmenlerin mali,
sosyal ve özlük haklarında kısıtlamalar meydana getirmektedir. Öğretmenlerin
toplumdaki saygınlığı, statüsü ve imajı gün geçtikçe kötüye gitmektedir buna
yönelik önemli adımlar bir an önce atılmalıdır.
Maalesef kadına şiddet azalmıyor, artıyor ve buna karşı
alınan tedbirler fayda vermiyor daha ciddi tedbirler alınmalıdır. Kadına şiddet
önlenirken, erkeğe haksızlık yapılmamalı ve aile mefhumunu korumamız
gerekmektedir.
Türkiye’nin uluslararası anlaşmalara dayalı haklarının ihlal
edilmesi, kabul edilemez bir tavırdır. Söz konusu Müslümanlar olunca bazı
devletler, haydutluk yapmayı kendilerine hak görüyorlar. Bir gün kendilerini
Şangay’da, başka bir gün Şam’da namaz kılarken görüyorlardı. Sonra bir
kalkıyorsunuz, yerleri yine değişmiş bu sefer Avrupa Birliği’nde olduğunu
belirtiyorlar. Bilelim ki BOP, Orta Doğu’yu tahrip etme ve İsrail'in
topraklarını genişletmek üzerine kurulan bir projedir. Bugün Türkiye'nin
takındığı tavrı anlamak mümkün değil. Konumumuz itibari ile mağdurlarla
birlikte olup, güçlenerek Batı’ya çok şey öğretebiliriz.
Bizim uyardığımız hiçbir şeye itibar etmiyorlar. Bizi
dinlemek istemiyor olabilirsiniz; ama bunlar gerçekler, bunlara kulak verin.
Albayrak’ın istifası ve faizlerin arttırılması söz konusu olunca sanki döviz
üzerinden ekonomide olumlu bir hava estiriliyor gibi oldu ama döviz tekrar
artışa geçti. Ekonomi politikalarını değiştirmeden, adamları değiştirerek ekonomi
düzelmez.
Fikir ve düşünce hürriyetine itibar etmezseniz adaleti
sağlayamazsınız. Ana muhalefet partisi, mafya babaları tarafından tehdit
ediliyor buna karşı bile tepki gösterilmiyor. Gerçekler görülmeden, zalimlere
mani olunmadan, tehditler karşısında mazlumların yanında olmadan; bu ülkede
adalet de başka bir şey de olmaz.
İnsanlar hangi inanç,
ideoloji veya yaşam tarzına sahip olursa olsun bu ülkenin insanları, bir arada
huzurla yaşayabilmelidir. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ana muhalefetle ya da diğer
muhalefet partileriyle oturması kimseye zarar vermez fayda verir. Ak Parti'nin
içinde bu gidişatın devam etmeyeceğini görenlerin sayısı artıyor ve bunları
dile getirdiklerinde de kendi içlerinden tepki alıyorlar.
Türkiye'yi, Batı’ya pazarlamak ve kamu kaynaklarını peşkeş
çekmek istiyorlar. Bunu yapamazsınız, buna hakkınız yok ülkemize ihanettir bu.
Milli gazete