"Forsunu morsunu kullanmadan abi kardeş gibi görüşmeye
gelmesi karşısında ben en ufak bir açıklama yapmam. Kendisi ne açıklama yaparsa
o’dur esas. O da gereken ölçüde bir şeyler söyledi. Benim bu tutumumu da
gördüğü için çok da memnun olduğunu biliyorum. Bazı şeylerde saygı göstermek
lazım" diyen Asiltürk, Erdoğan'ın herhangi bir gösteriş yapmadan, samimi
bir şekilde geldiğini belirterek şunları söyledi:
"Bizim evimizi gelenler bilirler. Öyle döşemesinde
hiçbir lüks falan yoktur. Orada beraber resim çektirdik. Bu toplumda olumlu
etki yaptı. Çok faydalı bir hareketti sayın cumhurbaşkanının yaptığı. Nitekim
neticesini de gördük. Toplumda o kavga ortamı birdenbire değişiverdi. Daha da
geliştirmemiz lazım. Bütün siyasi partilere bütün konuşmalarımda hitap
ediyorum. Herkesin üzerine düşen görevi yapması halinde bu ortamı
düzeltebiliriz. Siyasi partiler birbirine acı acı sanki can düşmanı gibi tenkit
etmekten vazgeçecekler."
'Saadet Partimizin ölçülü olarak kardeşliği sağlayacak
bir üslupla hareket etmesi lazım'
Türkiye ikiye ayrılmış. Yarısı yarısının hasmı gibi
davranıyor. İlk bu ortamı düzeltme hareketini sayın cumhurbaşkanı yaptı. Beni
ziyarete geldi. Bu bir parti ziyareti değildi. Erbakan bu davanın lideriydi,
sonrasında bu konumu istemediğim halde bana zorla devrettiler. Sayın
cumhurbaşkanı milli görüş liderini ziyarete geliyor. Bu çok takdir edilecek bir
şey. Particilik yapmak için değil. Kendisi de bu olgunluğu göstererek ziyareti
yapınca toplumda çok olumlu etki yaptı.
Bütün partilerin böyle davranması lazım. Kardeşim sizin
fikriniz Türkiye’yi şöyle şöyle ölçüler içinde idare etmek diyebilirsiniz. Size
inananlar sizinle beraber olsun. Ama inanmayanları aşırı derecede tenkit
edemezsiniz. Saadet Partimizin de ölçülü olarak kardeşliği sağlayacak bir
üslupla hareket etmesi lazım. Arkadaşlarımız büyük ölçüde değiştiler ama biraz
daha zamana ihtiyacımız olacak."
'Sadece AK Parti’nin gelmesi bile toplumu ne kadar
değiştirdi'
Asiltürk, "Görüşmede gündeme gelmiştir ama gelmemiş
gibi kabul ederek. AK Parti’den Saadet Partisi’ne bir ittifak teklifi gelirse
Saadet Partisi Cumhur İttifakı’ndan mı Millet İttifakı’ndan mı yana
olmalı?" şeklindeki soru üzerine de şunları kaydetti:
"Ben CHP’yle de düşman gibi sert bir üslupla
konuşmuyorum. İYİ Partiyle de. Biz MHP’yle de çok yumuşak yakınlaşma şey ettik
ama onlardan bize olumlu cevap gelmedi. Onlara da bütün partilerle iyi
davranmamız lazım. Partiler bunu yaparsak toplumda da karşılık bulur. Sadece AK
Parti’nin gelmesi bile toplumu ne kadar değiştirdi. Diğerlerine de aynı şeyleri
söylüyorum.
Bizim görevimiz hakkı anlatmaktan ibaret kimseyle bir
düşmanlığımız yok. Onun için ileride şöyle mi yaparız böyle mi yaparız demenin
zamanı o noktaya geldiğimiz zaman, seçime bir hafta kala buna karar verilir.
Yapılır. Ondan önce bunu açıklarsam bir bölünme meydana gelir. Ben bunu
açıklamam. Ne yapacağım kalbimde durur. İki topluluk var. İkisiyle de görüşerek
bizim davamızın başarıya ulaşmasında en doğru yol hangisiyse ona karar verir
ilan ederiz."