Bursa'da Bugün'ün aktardığı habere göre, kısa bir süre önce
Bursa'da 3 bin 514 kişinin koronavirüsten hayatını kaybettiğini açıklayan Bursa
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın sözlerini değerlendiren Kayıhan
Pala, "Bu açıklama pandeminin Bursa’da yükünün çok ağır olduğunu
gösteriyor" dedi.
Pala, "Milyon kişi başına ölüm olarak hesaplandığında
Bursa, dünyada ölümlerle en fazla gündeme gelen İtalya’dan daha yüksek bir
sayıya sahip. Yalnızca Belçika biraz daha yüksek. Eğer Bursa bir ülke olsaydı,
Belçika’dan sonra hemen ikinci sıraya yerleşmiş olacaktı. Aynı zamanda Alinur
Aktaş’ın yaptığı açıklama, Bursa’da önceki yıllara göre gerçekleşen fazla
ölümlerin yüzde 90’ının koronavirüsükaynaklı olduğunu gösteriyor. Bu da Sağlık
Bakanı’nın yapmış olduğu açıklamaları boşa düşürüyor. Herkesin bu kenti ve
ülkeyi yönetenlere sorması lazım; önlemler alınsaydı acaba bu ölümlerin ne
kadarı önlenebilirdi?" diye konuştu.
Aşının Türkiye’de kısa sürede uygulanmasını sağlayacak aşı
tedariği ve organizasyona ilişkin ciddi belirsizlikler bulunduğunu dile getiren
Kayıhan Pala, Türk Tabipleri Birliği’nin yayınladığı 'Aşı Tutum Belgesi'nin çok
önemli olduğunu ve dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Bu belgenin bir aşının hangi koşulları içermesi halinde
uygulanabileceğine ilişkin bilimsel bir perspektif ortaya koyduğunu aktaran
Pala, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye faz 3 çalışmaları tamamlanmış aşılardan bir
tek doz bile satın alınmış değil. Yalnızca Sinovac aşısıyla ilgili 50 milyon
dozluk bir bağlantı kurulmuş durumda; bunun da henüz faz 3 çalışması ortada
yok. Aşının nasıl uygulanabileceğine ilişkin ciddi belirsizler var. Ben
açıkçası yeterlilikleri tamamlanmış erişebildiğim ilk aşıyı yaptıracağım.
Sağlık Bakanlığı’nın da bir an önce toplumu kapsayacak aşı anlaşmalarını
imzalamasını bekliyorum. ABD ve AB ülkeleri bir süredir BioNTech aşısını
uygulamaya başladı. Eğer biz bu aşıya ulaşma imkanımız varken, Türkiye’ye
getirmemişsek başta sağlık çalışanları olmak üzere yitirdiğimiz canlar için
büyük bir sıkıntı var demektir."
Akılla, bilimle bağdaşmayan bir takım aşı karşıtlıkları
bulunduğunu da anımsatan Kayıhan Pala, saygın bilim kurumları ve bilim
insanlarının onayladığı, hatta kendilerinin de yaptırdığı aşılara tereddütle
yaklaşmak ve yaptırmaktan kaçınmanın insanların ölümüne seyirci kalmak anlamına
geleceği uyarısında bulundu.
Mutasyona uğrayan virüs
İngiltere’de rapor edilen ve son olarak Sağlık Bakanı
Fahrettin Koca’nın açıklamasıyla Türkiye’de de görüldüğü duyurulan koronavirüs
mutasyonuna ilişkin de değerlendirmede bulunan Prof. Dr. Pala, şunları söyledi:
"İngiltere’de yapılan çalışmalar mutasyona uğramış
virüsün insandan insana yüzde 70 daha kolay bulaştığına ilişkin bir öngörüyü
ortaya koydu. Ancak bu bulaşma özelliği dışında insanlardaki hastalığın
şiddetini artırma potansiyelini ya da aşıya yanıt verip vermeme durumu henüz
bilinmiyor. Şu andaki aşıların bu mutasyon nedeniyle bir sıkıntı yaşama
potansiyeli de görünmüyor. Faz 3 aşamasını geçmiş aşıların 20’den fazla
mutasyona geçmiş virüsle buluşma sağlanmış ve etkili olduğu gösterilmiş
durumda."
'Bir an önce meslek hastalığı olarak kabul edilsin'
Kovid-19'un sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak
kabul edilmemesini de eleştiren Kayıhan Pala, "Sağlık Bakanlığı’nın
açıkladığı verilere göre, 120 binden fazla enfekte olmuş ve 300’den fazla
kaybettiğimiz sağlık çalışanı oldu. Bunlardan hiçbirisi meslek hastalığı olarak
kabul edilmedi. Açılan bazı davalar da reddedilmiş durumda" dedi. Pala,
“Hastalığın sağlık çalışanlarında görülme sıklığı, Sağlık Bakanlığı verilerine
göre toplumun geri kalanına göre 6 kat daha fazla. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün
kriterlerine göre bu tartışmasız olarak meslek hastalığıdır" ifadelerini
kullandı.
'Gerçek yük hala bilinmiyor'
Sağlık Bakanlığı’nın verdiği bilgiler çerçevesinde, salgının
Türkiye’deki gerçek yükünün hala bilinmediğini vurgulayan Prof. Dr. Pala, salgının
başladığı andan itibaren karar süreçlerine meslek örgütlerinin katılmasına izin
verilmemesini de eleştirdi. Kayıhan Pala, hazırlanan bir rapora göre Türkiye
nüfusunun yarısını oluşturan 20 belediyenin defin ruhsatlarında ölüm nedenleri
Kovid-19 ya da bulaşıcı hastalık yazanların sayısının Bakanlığın açıkladığı
verilerden yüzde 70 daha yüksek olduğunu anımsatarak, Sağlık Bakanlığı’nın
verilerindeki yetersizlikler nedeniyle Türkiye’de salgında tepe noktasının
neresi olduğunun da hala bilinmediğini sözlerine ekledi.