Milli Gazete'nin aktardığına göre, sözlerinin başında
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa teklifini değerlendiren
Karamollaoğlu, "Anayasa elbette önemli bir konu ama bu değişikliği
gerçekleştirecek gücü olmayan iktidarın, bunu bir numaralı gündem haline
getirmesi; gündemi değiştirme çabalarından ibarettir. İktidar problemleri
çözmek yerine bir algı oluşturmak istiyor" dedi.
"Yeni anayasa için 1921 ruhu ortaya konacaksa 1.
Meclis'in ruhu tekrar hayata geçirilmelidir. Birinci Meclis ruhu farklılıkların
düşmanlık sebebi sayılmadığı, ülke menfaatlerinin siyasi menfaatlerden üstün
tutulduğu ve tam bağımsızlık yolunda emin adımlarla yürümenin ruhudur"
ifadesini kullanan Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
"1921 Anayasası'nın ruhu, ruh çağırmakla gelmez. Ciddi
bir zihniyet değişikliğiyle ve bu ruhtan aldığımız ilhamla geleceğe emin
adımlarla yürüyebiliriz. Hakikaten milletimizin artık birileri tarafından
oyalanmaya değil, güzel haberler almaya ihtiyacı var. Umut ediyoruz ki Sayın
Erdoğan, milletin beklentilerine denk düşecek ve insanımıza bir nebze de olsa
nefes aldıracak müjdeleri kamuoyuna açıklayacaktır.
'İstiyoruz ki bu çarpık adalet anlayışına son verilsin'
Bizim Saadet Partisi olarak bu konuda hiçbir kompleksimiz
yoktur. Milletin hayrına olacak ve yüzlerin gülmesine vesile olacak her adımı
destekleyeceğimizi ifade etmek istiyorum. İstiyoruz ki son zamanlarda
umutsuzluğa, karamsarlığa, ekonomik sıkıntılara gark olmuş milletimize son
günlerde ihtiyaç duyduğu güzel haberler verilsin. İstiyoruz ki toplumumuzda
kısır çekişmelere neden olan, insanımızı yoran, bıktıran kutuplaşmalara artık
bir son verilsin. İstiyoruz ki her gün bir başka kesimin ve yüz binlerce
insanın mağdur edildiği, KHK'larla insanların sorgusuz sualsiz işinden atıldığı
bu çarpık adalet anlayışına son verilsin.
'Biz isteriz ki bu müjdeler, toplumun her kesiminin kanayan
yarasına merhem olsun'
Milletimize hukukun üstünlüğünü esas alan düzenlemelerin
müjdesi verilsin. Biz isteriz ki bu müjdeler, toplumun her bir kesiminin kanayan
yarasına merhem olsun. Biz isteriz ki işsizliği azaltacak, istihdamı artıracak
müjdeler olsun. Biz isteriz ki hayat pahalılığı ile mücadele etmekte zorlanan
emeklilerimize ve açlık sınırının dahi altında bir ücretle evini geçindirmeye
çalışan milyonlarca asgari ücretli vatandaşlarımıza, toplu sözleşme
dönemlerinde esirgenen zamlara dair müjdeler olsun."
'Ay'a kendilerine en yakın isimlerinden birisini
gönderirler herhalde'
Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'nin Milli
Uzay Programı'nda yaptığı açıklamaları da değerlendirdi. "Türkiye'nin
teknolojide, yapay zekada birtakım çalışmalar yapmasını doğru buluyorum.
İnsanımız açlıktan sıkıntı çekerken, esnafımız çiftçimiz problemlerin içinde
boğulurken uzaya gitmek ancak bunların işi olurdu. İyi bir şey, inşallah
başarırlar" diyen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
"Bu uzaya giden aracı kim uzaya gönderecek? Bu aracın
ne kadarı yerli. Kaç paraya mal oluyor bu? Üretime dönük yatırım yapılmış
olsaydı kaç kişi iş bulurdu. Hakikaten düşünmeye başladığımız zaman tamam da.
Torpil bugünkü iktidarın gündeminde. En yakın isimlerden
birisini gönderirler herhalde. Akraba birisi olursa Ay'a ilk basan adam olur.
Ay'a adam mı göndermeyi düşünüyorlar? Çünkü adam gönderecek sistemi şu anda
yapabileceklerini zannetmiyorum. Ay'a cihaz indirecekler herhalde."