Oxfam'ın 79 ülkeden 300 iktisatçının görüşüne başvurarak
hazırladığı rapora göre; Jeff Bezos, Bernard Arnault, Bill Gates, Mark
Zuckerberg gibi çoğunlukla beyaz erkeklerden oluşan, dünyanın en zengin 10
kişisinin serveti Mart 2020 ile Aralık 2020 arasında net olarak 540 milyar
dolar arttı. Raporda, bu toplamın tüm dünya nüfusunun aşılanmasına ve hiç
kimsenin pandemi nedeniyle yoksulluğa düşmemesi için yeterli olduğu vurgulandı.
Ayrıca, bu dönemde kârını artıran küresel şirketlerden
alınabilecek geçici bir veri ile 2020'de 104 milyar dolar toplanabileceği ve bu
miktarın, düşük-orta gelirli ülkelerdeki tüm çalışanlar için işsizlik yardımı
ve çocuklar ile yaşlılara mali destek sağlamak için yeterli olacağı belirtildi.
Rapor da ayrıca, zenginlerin koronavirüs salgınının ekonomik
etkilerini 9 ayda atlatabilirken, yoksul kesimin toparlanmasının 10 yılı
aşabileceği kaydedildi.
Geleceğe yönelik yapılan öngörü de ise "Artan
eşitsizlikle mücadele edilmediği takdirde, 2030'da pandeminin başlangıcına
kıyasla yarım milyar daha fazla kişi günde 5,50 dolardan daha az parayla
yoksulluk içinde yaşayabilir" denildi.
'Eşitsizlikteki en büyük artışa tanık oluyoruz'
Oxfam İcra Direktörü Gabriela Bucher raporla ilgili olarak,
"Kayıt tutulmaya başlanmasından bu yana eşitsizlikteki en büyük artışa
tanık oluyoruz" dedi.
Bucher, "Hileli ekonomiler pandemiyi lüks içinde
atlatan zengin bir elite varlık akıtırken pandeminin ön cephesinde yer alanlar
faturalarını ödemeye çalışıyor" diye konuştu.
'Etkilenen kesimlerin başında kadınlar geliyor'
Rapora göre, dünya 90 yıldır gördüğü en büyük istihdam
krizini yaşıyor. 100 milyonlarca insanın gelirini ya da işini kaybettiği
belirtiliyor. Bu durumdan etkilenen kesimlerin başında da kadınlar geliyor.
Pandeminin olumsuz etkilediği önde gelen ekonomik branşlar arasında otelcilik
ve lokantacılık ile büro yönetimi var. Kadınların yüzde 49'u ve erkeklerin
yüzde 40'ı bu branşlarda istihdam ediliyor. Öte yandan sağlık ve sosyal hizmet
alanlarında istihdamın yüzde 70'ini oluşturan kadınlar Kovid-19 hastalığına
yakalanma riskiyle daha fazla karşı karşıya.
Bucher, “Salgın sırasında ön saflarda çalışanlar
-mağazalardaki satış görevlileri, sağlık çalışanları, pazarcılar- faturalarını
ödemek ve sofralarına yemek getirmek için mücadele ederken, yozlaşmış ekonomiler
lüks içindeki yaşamlarıyla salgını hiç hasar almadan atlatan bir seçkinler
grubuna servet aktarmaya devam ediyor. Kadınlar ve toplumun çeperlerine itilmiş
ırksal ve etnik gruplar salgının etkilerini en ağır şekilde yaşıyorlar. Bu
grupların yoksulluğa itilmesi, açlığa mahkûm edilmesi ve sağlık hizmetlerinden
dışlanması daha olası" dedi.