Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yıllık basın toplantısında, ABD’nin Suriye petrolünü ve ulusal zenginliklerini acımadan sömürdüğünü belirtti. Lavrov, buradan kazanılan paranın da “Kürt ayrılıkçılar dâhil, ABD himayesindeki adamların desteklenmesi için kullanıldığını” söyledi. 

“ABD, Kürtleri Şam ile diyalog kurmaktan vazgeçirtiyor, ayrılıkçı hareketleri teşvik ediyor. Bu, tabii ki bildiğiniz gibi Türkiye’de de büyük sorunlara yol açıyor” ifadeleri kullanan Lavrov, “çatışmayı önleme adına” ABD ile diyalogda olduklarını da kaydetti.

Lavrov, “Suriye hükümetine ait noktalara karşı güç kullanmalarının kabul edilemez olduğunu sert bir biçimde onlara söylüyoruz” ifadeleriyle de hassasiyetlerinin altını çizdi.

‘Suriye’de belirleyici olan ülkeler ABD, Rusya ve Türkiye’

Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz da Lavrov’un ‘ABD’nin Kürtleri Şam ile diyalog kurmaktan vazgeçirmesi’ konusundaki açıklamasını “Kesinlikle öyle” diye destekledi.

ABD’nin Suriye’yi parçalayarak bir ‘Kürt Devleti’ oluşturma isteğinin devam ettiğini kaydeden Yavuz, şunları ekledi:

“Suriye’de belirleyici olan ülkeler ABD, Rusya ve Türkiye. Bu üç ülkenin aynı fikirde olması şu an itibarıyla mümkün görünmüyor. Bu olmadığı takdirde sorunun kısa vadede çözülmesi de pek mümkün değil. Türkiye’nin rolü çok kritik. Rusya ve ABD’nin standart politikaları var ama Türkiye’nin politikası baştan aşağı değişirse yani Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi istikrarından yana bir tavır alırsa bir anlamda Suriye Devleti ile birlikte hareket etmeye yönelik bir politikaya dönerse Suriye farklılaşır.”

‘Kısa vadede değişiklikler beklemiyorum’

Peki, yarın Donald Trump’tan başkanlık görevini devralacak Joe Biden, ülkesinin Suriye politikasında bir değişikliğe gidecek mi? Bu soruyu Yavuz, “Kısa vadede değişiklikler beklemiyorum. ABD’de devletin politikaları tarafların aşağı yukarı uzlaşması ile ortaya çıkan politikalardır” diye yanıtladı.

‘Suriye parçalanırsa bunun bedelini Türkiye daha çok öder’

Yavuz, Türkiye’nin dış politikadaki barışçıl adımlarının Suriye’ye yansıması olup olmayacağına dair ise şunları kaydetti:

“Türkiye’nin çıkarları açısından Suriye Devleti ile görüşülmesinin zorunluluk olduğunu görüyorum. Devlet nasıl görüyor onu bilemiyorum çünkü bu noktada oldukça farklı bir bakış açısına sahibiz. Benim için Suriye’nin toprak bütünlüğü, Türkiye’nin ulusal çıkarlarına en uygun çözümdür. Suriye parçalanırsa bunun bedelini Türkiye daha çok öder. Bunu yöneticilerin de görmesi gerekiyor. Bunu belki görüyorlar ama şu ana kadar izlediği politikalardan dönemiyorlar.”