Son aylarda Türkiye ile ABD arasında tansiyon Rus S-400 füze
savunma sisteminin alımı nedeniyle tırmanmıştır. Washington, Ankara'dan S-400
füze savunma sistemini teslim almamasını isteyerek, böyle yapması halinde
ABD'nin yaptırımına maruz kalacağı uyarısında bulunmuştu. Ancak Ankara,
Washington'un uyarı ve tehditlerine rağmen Rusya ile askeri işbirliğini
sürdürme kararı aldı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bu bağlamda yaptığı
açıklamada, S-400 füze savunma sistemini aldığı için Türkiye'nin ABD'nin
yaptırımlarına uğramasının Washington'un askeri-teknik işbirliği alanında
prestijini arttırmayacağını vurguladı.
Rusya ile Türkiye arasında S-400 füze savunma sisteminin alımına
ilişkin anlaşma 2017 yılında imzalandı ve ocak 2019'dan itibaren Türkiye'ye
S-400'lerin sevkiyatı başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak
üzere üst düzey Türk yetkilileri defalarca, Ankara'nın savunma ihtiyaçlarını
karşılamak için belirlediği silahları alma konusunda bağımsızca hareket etme
hakkına sahip olduğunu, S-400 sisteminin alımının ABD'den F-35 savaş uçağının
alımıyla hiçbir çelişen yanı olmadığını belirtmişlerdir.
Ancak ABD Kongresi, S-400 kararı için Türkiye'nin
cezalandırılması peşinde olup, defalarca Trump yönetiminden CAATSA Yasası
uyarınca Ankara'ya karşı yaptırım uygulamasını istemişti.
ABD ile Türkiye ilişkileri son senelerde inişli çıkışlı bir
seyir izlemiştir. Ankara, Trump döneminde iki ülkenin münasebetlerinin iyileşeceğini
temenni ediyordu, ancak S-400 savunma sisteminin alımı, ABD'nin Türkiye'ye F-35
savaşı uçağını satmaması ve bugün de Türkiye Savunma Sanayii ve üst düzey Türk
yetkililerine yönelik yaptırımı gibi meseleler yüzünden iki ülke arasındaki
anlaşmazlıklar büyümüştür. Buna ilaveten Trump yönetimi, Türkiye ile Kıbrıs ve
Yunanistan arasında Doğu Akdeniz'da enerji kaynaklarını arama-çıkarma
faaliyetleri konusunda AB üyesi olan bu iki ülkenin yanını tutup, Avrupa ile
birlikte Ankara'ya karşı pozisyon sergilemiştir.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo kasım ortalarına doğru
yaptığı bir açıklamada, Türkiye'nin Doğu Akdeniz, Libya ve Azerbaycan
Cumhuriyeti'ndeki eylemlerini eleştirerek, Ankara'nın yeni faaliyetlerinin
oldukça agresif olduğunu ifade etmişti.
Pompeo son olarak İstanbul'a gelerek, Türk yetkilileriyle
görüşme gerçekleştirmeden Fener Rum Patriği ile görüşme yaptı. Bu görüşme de
Ankara ile Washington ilişkilerinde soğu rüzgar estiğini bir kez daha ortaya
koydu.
Türkiye Araştırma Merkezi Başkanı Yuri Mavşev'in
değerlendirmesine göre, Türkiye ile ABD'nin ilişkilerindeki çatlak kalacak ve
Ankara ile Washington ilişkileri, eski koşullarına geri dönmeyecek.
ABD'nin Türkiye'ye yönelik yeni yaptırım kararı, İran İslam
Cumhuriyeti, Rusya ve Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ankara'nın sert tepkisine yol
açtı.
ABD'nin Türkiye'ye yönelik yaklaşımları, Erdoğan yönetiminin
ülkede ve bölgedeki eylemleri ve politikalarına açık şekilde karşıdır ve Ankara
ile Washington arasında yeni gerilimlere yol açmıştır.
ABD'nin seçilmiş Başkanı Jeo Biden'in Erdoğan'ın
politikalarına karşı olumsuz tutumuna göre, Ankara ile Washington arasında
Biden döneminde gerilim ve anlaşmazlıkların daha da tırmanacağı düşünülüyor.
Buna rağmen Ankara, Washington ile yeni dönemde
ilişkilerinin iyileşmesini temenni ediyor.