Wall Street Journal'a konuşan üst düzey bir İsrailli askeri
yetkili, kuzey sınırında Hizbullah'la yaşanan çatışmaları sona erdirmenin tek yolunun
Tel Aviv güçlerinin operasyonlarını yoğunlaştırmasından geçtiğini söyledi.
"Tek Bir çıkış yolu var ve o da çatışmaları tırmandırmak" diyen
yetkili, "İsrail şu anda duramaz. Bu tüm bölge için tehlikeli." diye
ekledi. Tel Aviv aynı stratejiyi Gazze'deki rehinelere yönelik olarak
sürdürüyor. Fakat bugüne kadar sürdürülen askeri baskı eşittir rehinelerin
serbest kalması formülü işlemediği gibi esirlerin ciddi bir kısmının İsrail
bombardımanında yaşamını yitirmesine de neden oldu.
FRANSA'YA MESAJ
Hizbullah'ın Başkan Yardımcısı Naim Kasım aynı gün ilerleyen
saatlerde İsrailli yetkililere cevaben şu açıklamayı yaptı: "[Savunma
Bakanı] Gallant bizi, saldırıları durdurmazsak, kuzeyde yaşayanları evlerine
döndürmek için Lübnan'a saldırmakla tehdit ediyor. Gallant'a diyorum ki bu
savaş sadece Siyonistlerin evlerine dönememesine neden olmayacak, aynı zamanda
kuzeydeki varlıklarını da tamamen sona erdirecek."
Kasım, Hizbullah ile İsrail'in anlaşmasına yönelik dış
girişimleri Gazze'de ateşkes olmadığı sürece uygulanamaz olarak nitelendirerek
sözlerini şöyle sürdürdü: "Her kim İsrail'in Gazze'de daha fazla kontrol
sağlayabilmesi için Lübnan'ın güneyinde ateşkes adı altında bir girişimle
ortaya çıkarsa bilsin ki bu bizi İsrail'i desteklemeye çağırdığı anlamına gelir.”
KATYUŞA SALVOLARINA KARŞI SAVAŞ JETLERİ
Karşılıklı söz düellosu sürerken, sahada da bir şiddetlenip
bir hafifleyen fakat asla dinmeyen rutinleşmiş saldırılar cumartesi gecesi ve
pazar sabahı da devam etti. Hizbullah, Meron yerleşimini ve çevresini otuza yakın
Katyuşa roketi salvosuyla hedef aldığını duyurdu. İsrail medyası Meron askeri
üssündeki merkezi radarlardan birinin hasar gördüğünü ve bir askerin
yaralandığını bildirdi. Yetkililer geçen perşembeyi cumaya bağlayan gece
anti-tank füzesiyle yapılan saldırıda bir İsraillinin öldüğünü bildirmişti.
İsrail Hava Kuvvetleri ise savaş jetleriyle güney Lübnan'ı pazar sabahı
bombalayarak karşılık verdi. Henüz yaralanma veya kayıp açıklanmadı.
SEJOURNE BEYRUT'TA
Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne pazar günü
Lübnan'a geldi. İsrail basınına göre Paris gerilimi azaltmak için her iki
tarafın da kabul edebileceği bir yol haritası hazırlamaya çalışacak. Sejourne
bu yılın başlarında, Hizbullah'ın seçkin birimlerinin sınırdan 10 km geri
çekilmesini, İsrail'in de güney Lübnan'daki saldırılarını durdurmasını öneren
bir girişimde bulunmuştu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah öneriyi
yalnızca İsrail'in haklarını koruduğu gerekçesiyle reddetmişti.
Washington'dan “onay aldığı” belirtilen Paris'in Lübnanlı
yetkililere, “İsrail'in askeri operasyon tehditlerinin ciddiye alınması
gerektiğini” söyleyeceği belirtiliyor. Kısacası Fransa'nın önerisi ocak
ayındakinden pek de farklı olmayacak gibi görünüyor ve Paris bu işi hala
tehditle çözebileceğine inanıyor.
İsrail uzun bir süredir elit Rıdvan Gücü'nün geri
çekilmemesi halinde Hizbullah birliklerini sınırdan uzaklaştırmak için savaşa
girme tehdidinde bulunuyor. Şu ana kadar yüz bini aşkın İsrailli yerleşimci
kuzeyi terk etti. Yerleşim birimlerinin hayalet kasabalara dönüşmesiyle
özellikle tarım, turizm, gıda sanayinin gelişmiş olduğu bölgede üretim sekteye
uğrattı ve İsrail ekonomisine önemli ölçüde zarar verdi.
TEL AVİV KUZEYDEKİ KAYIPLARINI GİZLİYOR MU?
İsrail ordusunun açıklamalarına göre Lübnan sınırındaki
çatışmalar şimdiye kadar dokuz İsrailli yerleşimciyle 11 askerin ölümüne neden
oldu. Hizbullah ise bu rakamın çok daha yüksek olduğunu belirtiyor. Lübnanlı
gazeteci Halil Nasrallah, mart ayı sonlarında sahadaki kaynaklara dayandırarak
hazırladığı makalesinde, 8 Ekim ile 28 Mart tarihi arasında en az 230 İsrailli
askerin öldürüldüğünü ileri sürmüştü.
Nasrallah şu karşılaştırmayı da yapmıştı: “İsrail'in 2006'da
Lübnan'a karşı başlattığı ve sadece 34 gün süren savaşta Hizbullah'ın
kayıplarının 250 civarında olduğu tahmin edilirken, İsrail'in 121 askerinin
öldüğü açıklanmıştır ancak bu sayının çok daha yüksek olduğuna inanılmaktadır.
Altı ay süren şiddetli çatışmaların ardından Lübnan sınırında on İsraillinin
ölmesi bu bağlamda pek bir anlam ifade etmemektedir.”/aydınlık